(30.03.2020, Saat: 07:23)Segogolunpaltosu Adlı Kullanıcıdan Alıntı: Şu sıralar oldukça gündemde olan "The Platform" filmini mutlaka duymuşsunuz, "sonra izlerim," diyip geçiştirmişsinizdir muhtemelen. Ben de, az evvel "izleyeyim bari," diyip başladım bu filme. İyi ki başlamışım...

1 saat 34 dakikalık bu filmin IMDb puanı 7. Asıl adı 'El hoyo' olan bu İspanya yapımın yönetmeni Galder Gaztelu-Urrutia. 

İsmini aldığı platform, bir çeşit 'delikli hapishane'nin yemek taşıma masası olarak görev yapıyor.  Bu masayı hazırlayan kişiler en üst katta, aşçılardır. 
Sayısı bilinmeyen katların arasında taşınan bu platform her gün düzenli olarak iki mahkûmun katlarını gezmekte, üzerindeyse bu mahkûmların sevdiği yemekler ile donatılmaktadır. Eğer bu platformdan yemek aşırırsanız bulunduğunuz kat ya aşırı ısınıp hipertermiden, ya aşırı soğur hipotermiden donarak ölürsünüz. Bundan dolayı vaktiniz boyunca yiyerek platformun bir sonraki kata inmesini izlemek zorundasınız.
1 ay boyunca herkes bulunduğu kattan devam ederken bu ayın sonunda hiç kimsenin bilinmediği bir kata rotansyonunuz oluyor. Örneğin ilk ay otuzuncu kattaysanız ikinci ay yüz ellinci katta olabilirsiniz. Bu durumda eğer son gününüz ise bol bol depo yapmanız gerekir gıda yönünden. Transfer işlemi ise, son gününüzde odaya sirküle edilen gaz ile mışıl mışıl uyuyor, ertesi günse farklı bir katta gözünüzü açıyorsunuz.
Filmde üstte bulunanlar bu yemek platformuna binerek aşağı kata inebilirler fakat bir daha yukarı çıkamazlar. Eğer aşağı inerse de yemeğin kalmadığı katlar ile karşılaşabilir ve bir ay boyunca yemek yememiş birinin gözüne sosis olarak gözükebilir kişi. 
Bizim karakterimiz ise kırklarıncı katta uyanıyor ve durumu bizler, yani izleyiciler ile deneyimliyor. Giderek tecrübe sahibi olduktan sonra bu sisteme dur demek istiyor, plan kurarak bu sisteme mesaj yollamaya çalışıyor. 

Filme dair o kadar teori yaratılıp tartışılabilir ki burada anlatmak, sizi yormak istemiyorum. Öyle ki, filmin sonunda bile çoğu kişinin tepkisi aynen şöyle olacaktır: "nasıl ya, böyle film mi biter," ya da "böyle sona ancak başarısızlık denir," diyip beğenmedim butonuna davranacaklardır.
Ama filme geçmeden sizi uyarayım: bu tarz filmler yoruma dayalıdır ve kesin sonucu yoktur. Bu durum da sonu izleyici, yani sizler düşünceleriniz ile şekillendirirsiniz.
Bana sorarsanız bu film türüne benzer çok yapım var. Bu filmse zirvesi olabilir. Neden böyle diyorum? Çünkü, en başta karakterimizin değişiminden başlıyoruz. Ardından ümidini yitirmemiş bir kimse değil ve film boyunca içinde duran zerre umut ışığıyla vahşi insanlara ders vermeye çalışıyor.
Ayrıca üst kattaki kişilerin alt kattaki kişilere yemek bırakmaması ya da onlar ile iletişime geçmemesi bile sistemin istediği oyunların birinin sonucudur. Örneği çoğaltabilirim fakat spoiler vermek istemiyorum. Mutlaka izleyin ve düşüncelerinizi yorum kısmından yazın, tartışalım. Filmin bir sonu yok, birçok sonu var...


   

(31.03.2020, Saat: 20:24)Nanze Wren Adlı Kullanıcıdan Alıntı: Valla böyle karamsar günlerde hiç izleyesim gelmiyor ama hazır netflixim varken bakarım bi ara.

(09.04.2020, Saat: 20:49)admin Adlı Kullanıcıdan Alıntı: Henüz yeni izleme fırsatım oldu ve henüz mide bulantım geçmedi. İzleyecekler için kesinlikle böyle bir uyarı yapılması gerekir. İlk sahneden itibaren tüm film boyunca midem bulandı diyebilirim.

Yamyamlıktan tutun, taciz, tecavüz ne ararsanız var. Açıkçası filmi çok tavsiye edemeyeceğim çünkü bu kadar iğrenç bir film olarak en son yıllar önce "Srpski film" izlemiştim sanırım.

Bilmiyorum belki ben abartıyorumdur. Yani filmin sonunu açıkçası başından tahmin etmiştim diyebilirim. Çok iyi bir prodüksiyona sahip olduğunu düşünmüyorum.

Korku, gerilim ve bilim kurgu kategorilerini içeren bu filmde beni en çok rahatsız eden şey hareket eden platformun bilimin sınırlarını zorlaması oldu. İlk önce onu taşıyan bir hareketli kolon olduğunu sanıyordum. Sonra bu platformun altının boş olduğunu gördüm ve "nasıl ya?" demekten kendimi alamadım. Tabi birde o hızda yukarı çıkması zor anki.

Zemin katı gördük, bir numarası yok diğer katlar ile aynı. Bu durumda bu kız çocuğu bu kadar hızlı yukarı çıktığında muhtemelen yukarıdaki duvara yapışacaktır. Bilmiyorum bana çok boş bir film gibi geldi, umarım kimse bu söylediğim şey için kırılmaz.